Şark Bülbülü
Ne vedalar eskittim pencere önlerinde
Çocuğu askerde bir anne misali Ne çok mektup yazdım yollamak için yare Yavuklusu tezkere alıp da gelsin diye kızların Kendimi dağları aşarken buldum Kimse sormadı neden aştın bu dağları Kalbine dokunduğum her insanda huzur buldum Koptuysa koptu gönlümün keman yayları Ben bahara hasret şark bülbülleri gibi Kala kalmışım kara kışta Gözlerim bir hakikati görür gibi ışıldıyorsa Kulağım daha önce hiç duymadığı bir sözü işitiyorsa Adı hüsrandır diyemem emellerimin Bir kuş en güzel sesiyle söylüyor zafer şarkılarını Dünyaya gözlerini ilk kez açan bebekler misali Şaşkın şaşkın bakıyor mazlumlar Karşılarında bizleri görünce Biz kim miyiz Sorun mazlumlara da anlatsın sabaha kadar Bakın yetim kalmış çocukların bakışındaki güzelliğe Kimin gönlü huzur bulmaz ki bu bakışlardan Kimin gönlü dolmaz ki hak aşkıyla Daha bilmiyorsanız söyleyeyim Biz Türk askerleriyiz Cepheye mermi taşıyan Nene Hatunlar Evladı ölürken bile Morfin iğnesini yaralılara vuran doktorlar Kulağı her an gelecek şehadet haberleriyle Bir kuş hafifliğinde uyuyan anneler Ve karnı burnunda zevceler Daha doğmadan çocuğuna şehit türkülerini söyleyen Ben türküyü en çokta savaşta sevdim Kanla yazılmış zafer destanları anlattı hakikatleri Ben elimde bir ihtiyarın hayata tutunduğu baston misali Kalemimi tutuyorum Onunla tutunuyorum hayata Ne zaman görsem yiğitleri hilal uğruna savaşırken Sıyrılıp benlikten biz olma şerefine nail oluyorum Gönlü hu sesleri ile dolan evliyalar gibi |