ÇernobilŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Ruhumun kanseri Kanserli sabahların ardından geç kalışı Ve aklına işlediği nakışı Her uyandığım sabah biraz kanser Her uyandığım sabah biraz kanser Her uyandığım an keşke İçimde garip bir serzeniş Belki aşk belki üzüntülü geçmiş Dur gerçeği yokluk İstemsiz bir bitiş Böyle sabahlara uyanan çok oldu Karadeniz de yazıldı sayfalara Sınırda doğmuş Batum’da İçimi param parça kavuran hatıra Yeniden şafakla suratımda Ve ölüm çıkıyor karşıma Sudan sebeplerle suya yazılmış bir aşkın kuraklığı Yakıyor her söylenişti adı Her eylül e gebe ağustosta Saçlarım yaşlanıyor ve ağlıyor karanlığa Ayrılık demeyin bana Oldum olası boynumda geziyorum Sehpada oluyorum Düşümde ölüyorum Ayrılık demeyin bana ondan ayrılamıyorum Ve hadi “kalk gidelim Batum’ a Batum ‘ un batağına” Bataklıklarda yaşamaya gerek yok zira Ömrümde delisi çıkmış çivisi çakılmış Sabahlar kol geziyor ardı ardına Her uyandığım sabah biraz kanser Ve artık zaman yorgun yüzleşmekten İçimde lanet bir serzeniş İstemsiz gidiyorum bu yokluk bitiş |
Batum ‘ un batağına”
Bataklıklarda yaşamaya gerek yok zira
Ömrümde delisi çıkmış çivisi çakılmış
Sabahlar kol geziyor ardı ardına
kutlarım
içinde kayboldum