Çöl ve YargıçAdımın boynunda uzanan çizgi Yoluna yüklediği başlangıç Ve mevsiminden dönerken yaşlı kırlangıç Asfalt ortasında uzanmış yatıyor Yanından yüzyıllardır yaşlı biri geçiyor Yaşamış ne varsa yüzünde yaş/l/an/dır/mış Ve an o zaman oracıkta takılı kalmış Geçmiyor yeni hesaplara dürerken yalnızlığı İslendirdiği ne kadar baca varsa Orada yakılmış ve yanmış duruyor bir sürü soba Yürek içinde yarılmış bir ova Dibinde magma ve patlamaya hazır bir fay hattı Ne kadar şiddetli esiyorsa rüzgâr O kadar çok iç püskürük taşları Ve bir o kadar uzağa itiyor benlik gibi duran yalnızlığı Oysa boynuma yazılan ismin uzaklığı Elif deyip gidiyor uzanıyor bir miktar daha artıyor Orada öylece durmuş çöl ortasında elifler bakıyor Yaşlı dediğim adam yüzüne çaldığı isi yıkıyor Ve kum ortasında bir vaha büyüyor Hayal oluyor gerçek, gerçek zaten serap Ve düşerken yaşamaktan bitap Dikenden sarma sudan susuzluğa bulama Ağzının içinde ufak bir damla ve hayat yeşeriyor Yeşildir çizdiğim yol yuttuğum iyilik değil Ve usumun ucunda çıldıran cinayete ait bir delil Geçtiğim yol yeşil durduğum değil Az önce bendim yeni doğan ben ellerim en belirgin delil Ve sonra ya sonra daha sonra Bundan öncesini bilmem ben aslında Adımın manasında takılı kalmış başlangıç Bu işin infazı yok duy beni artık yargısız yargıç |
hayal'le gerçek arasında bir yol bulsam..bulduğum yol beni aydınlığa çıkarır mı
..
gönlünüzce