YAR-I ŞÂHÂNEMDoldur doldur sun ey mehveş, lâl lebinden peymânemi, Bir katre de işvenden kat, gülşen eyle meyhânemi. Gözlerinde nûr-u fecr’le, ellerinde devâ-i aşk, Gel de şâd et teşrifinle, şu hâtır-ı virânemi. Şiirlerle, şarkılarla, mecnûn gönül yana yana, Kalem âciz, dil lâl olur, duyuramam o cânâna. Neyleyim ki sesim ermez, figanım hiç varmaz sana; Seher vakti bülbüllerden dinle benim terânemi... Ömrüme dol, leylin âteş, mahmûr bakan sabâhınla, Yanar gönlüm, bakma öyle, gülgûn çeşm-i siyâhınla. Lutfedip bir nazar eyle, o âteşîn nigâhınla, Seyret şem’i ruhsârında dönüp yanan pervânemi... Kızıl zülfün, al ruhsarda, işve işve gelmiş dile, Bir çiçek ki, benzetemem misk bû’yunu hattâ güle. Her teşrifin arası hep tahassürle geçse bile, Şükür Rabbim, nasip ettin, bana yâr-i şâhânemi... Ünal Beşkese LEB:..........................dudak PEYMÂNE:...............kadeh NÛR-U FECR:..........güneş ışığı TERÂNE:…………..ezgi, makâm, LEYL-İ ÂTEŞ:.……..ateş gece GÜLGÛN:…………..gül renkli, ÂTEŞÎN NİGÂH:…...yakıcı bakış ŞEM-İ RUHSÂR:..... yanaklarının, yüzünün aydınlığı, BÛY:..........................koku |