Dünya Gurbeti
Zamanı gelince terkedip gider.
Bırakır elini dünya gurbeti. Bağında eserken hazan rüzgarı. Soldurur gülünü dünya gurbeti. Her gören yaşını sormaya başlar. Titreyen elini görmeye başlar. Hayat bu acımaz yormaya başlar. Büktürür belini dünya gurbeti. Bitiyor kaderin verdiği nasip. Coşarken çağlayan suyunu kesip. Kökünden savurur derinden esip. Kurutur dalını dünya gurbeti. Ağlatır gözleri mahsun baktırır. Sırtında taşınmaz çile çektirir. Saçları ak boyar gönlü yaktırır. Savurur külünü dünya gurbeti. Yaşarken verirler bin bir öğüdü. Yürekten vururlar her gün yiğidi. Kelâmlar bırakmaz dilden ağıdı. Kanatır dilini dünya gurbeti. Koşturan ayaklar adım atamaz. Ağrıdan sızıdan gece yatamaz. Gençlik elden gider kimse tutamaz. Dindirir yelini dünya gurbeti. Bu dünya haline akıllar ermez. Çıkarı bitenler bir selam vermez. Gün olur sevdiğin yüzünü görmez. Acıtır solunu dünya gurbeti. Öyle bir ızdırap içten kavurur. Gururla gezerken yıkar devirir. Ömrüne gün biçer terse çevirir. Kapatır yolunu dünya gurbeti. Kaderin mührü var gidilen izde. İmanı görürler nurlanan yüzde. Kefenli bedenin gider omuzda. Taşıtır salını dünya gurbeti. Serdar’ım biçare sorar ömrünü. Geçip gitti yıllar arar ömrünü. Ezdiğin topraklar sarar ömrünü. Çürütür ölünü dünya gurbeti. |
En derin selam ve saygılarımla.