Gülümseyin çekiyorumHer yer silik biliyorum! Hükmü kalmamış bir yalnızlığın Demir almış gemisinde/ Döşemeler asır Tahtalar nasır Suratlar kasır Havasız Ve basur/ Bu; Gülümseyişler renksiz Yüz balon uçurdum Gökyüzü şenliğinde Mayıs kokan karanfillerin Ala kesmiş rüzgârında Bir gitar konçertosu Sunuyor sokaklar/ Karşı ilden adamlara Kadınlara… Sanki sürgün omuz başlarında Siyatik ağrılarından romatizmaya Gülüş ekranları soluk/ Göz hizalarına çekilmiş Avurtlar… Üstüme sürülmüş bu yalanı Toz deterjan çıkarmaz Anılarım tişört lekelerinde Yazdan kalma kiraz lekesi Çocukça dondurmalar Sürülmüştü eteğime Gülümserken her pozda Ayaklarım kesilmişti yerden Yer ben değildim… Şimdi! Yüzüme sığmayan gülüşlerin Ve öpülmeyen yanakların Keşke ve ikilemlerinde Son kez; Gülümseyin! Çekiyorum… |