Arkadaş...Asırlardır Müslüman yerlerde sürünüyor, Bunu örtbas edeni yeriyorum arkadaş... Dahası bu yıllarca sürecek görünüyor, Buna makul bir neden arıyorum arkadaş... . Bir izahı olmalı, akıl, izanla bunun, Sorgulanmalı aslı, pek çok “dini” tabunun... “Bu” mudur gerçek sözü, Kitabın ve Nebinin Kendi kendime sorup, duruyorum arkadaş... . “Şirk” diyorum mesela, belki ilk günahımız... Bundan katlanır gider, böyle her gün ahımız... Yani sebep ne “kader”, ne bahtı siyahımız, Ben bu çöküşü bize yoruyorum arkadaş... . Parazit güruhunu çıkarmadan aradan, Kula güneşten uzak, her yerdeki Yaradan... Kan damlarken diyarı İslam’da bin yaradan, Her an feryat, figanla eriyorum arkadaş... . Karmakarışık sanki İslam denen reçete, Meşrepler icat eder nice “ruhani” çete... Gün be gün adım adım acıklı akıbete, Sürüde koyun gibi yürüyorum arkadaş... . Çoğumuzun kalbinde birkaç “efendi” saklı, Bu sebepten “kendince” düşünmeye yasaklı... Konuşursam suçluyum, sükût durursam haklı, Yalnız kula kulluğa yarıyorum arkadaş... . Kaçımızca muteber, irade, muhakeme, Kaçımız başvururuz, akıl denen hakeme... Ayak uydurmak için yaşadığımız deme, İnancı akıl ile karıyorum arkadaş... . Canlı putlar lazımdır cahillere illaki, Kurulan şer düzeni cehalet ile baki... Bulunmaz kaynaklarda çağın aklı, idraki, Daldıkça sarp dağlara sarıyorum arkadaş... . Çünkü şeyhe, imama tapacak halde imal, Yok Müslümanın Hakkı bulmasına ihtimal... Nasıl olur ki bir kul başka bir kula hamal; Sağduyumu güç bela koruyorum arkadaş... . Söylemimiz gür sesle, Allah’ın yolu amma, Eylemimiz münafık, muradımız muamma... Ey şair bu günahtan kendini muaf sanma, Ben senin de halini görüyorum arkadaş... . Veli BOSTANCI |
En derin selam ve saygılarımla.