NETTİN A GÖNLÜM
Giderken sadece, yol verecektin,
Beni de ateşe attın a gönlüm... Yaptığı yanlışa gül derecektin, Onsuz bir boşluğa ittin a gönlüm... Bu benim yaramı az eyleseydin Kışlarım soğuktu, yaz eyleseydin Vallahi kızmazdım naz eyleseydin O meşhur sevdaya çattın a gönlüm... Uzaktan kanatla kol gerecektin Düşseydi bilirim el verecektin Bir gelse önüne gül serecektin Lale’yi Sümbül’ü nettin a gönlüm. Sen bilirsin Leyla, sevmek bilmiyor. O silse izimi çöller silmiyor, Al işte Dünya’da yüzüm gülmüyor, Kendinle bana da ettin a gönlüm. Hani sen Mecnun’a çöle düş diyen, Hani sen Ferhat’a dağlar aş diyen, Hani sen Dünya’da ağrır baş diyen, Aşkla kalkıp dertle yattın a gönlüm. Bana bir iftarlık esirgemeyen, Kulların içinde esir demeyen, Yazdığım dörtlüğe nesir demeyen, Çok şair sınardın, bittin a gönlüm... Yazık ettin bana şaşkın kul iken, Sırrını bulmuştum adın hâl iken, Bilmedi şu ömrüm aşkın dâl iken, Elif’i gayın’a sattın a gönlüm. Benden uğrun semalarda gezersin Yeryüzünü değiştiğim pazarsın. Ne diye şiire dua yazarsın; Uzay’ı yıldıza kattın a gönlüm. Ben seni kadıya gösterecektim Al benden diyerek kestirecektim Suçun yoksa bile astıracaktım Dünya’da canıma yettin a gönlüm... |