Yaşanan acı gerçekleri analiz eden bir düz yazı

Kaz Dağları ve Karadeniz

Yüreğim sızlıyor bakamadım çıplak tepelerine

Kaz Dağları ağıt yakıyor yaşadıklarına inat,toprak boyun bükmüş acıya,ormanlar kurban edilmiş talana
gövdeler uzanmış birer cenazedir toprağa,...

Kaz Dağları ağıt yakıyor ormana,ağaçlar birer birer öldüler cehennem ortasında geriye kaldı bir enkaz,neden yapıyorsunuz bu kötülüğü doğaya ,kime hizmet ediyorsunuz?

Termik santral,atom reaktörü,göller,nehirler,HES’ler ,dağlar,yollar,tüneller,kanallar,saraylar...ülke talan talan parsel parsel yok oluyor hukuksuzca,ne yapıyor bunlar,bu kin neden doğaya ?

Kaz Dağları yasta dili dönmez insan olanın ,ne dediyse aksini yaptı inatla insanoğlu,tek adam sormadan danışmadan hiç kimseye,işine gelmedi mi saldı davarı çayırlara,sığındı Allah’ın arkasına bak hele karnı büyük dünya malına doymuyor açgözlüm...

Nedir ,Allahaşkına bu açgöz halleri?
Kaz Dağları yangınlarda ,ölüm sessizliği bürüdü koskoca yarımadayı,yaylaları paylaşıldı yandaşa,
Allahım bu nasıl bir dünya ?
Vatan hainleri içimizde,kaşıkla topladığımızı dağıtıyorlar kepçelerle etrafa...

Sadece Kaz Dağları değil,memleketin her yeri özelleştirme listesinde...
Karadeniz Bölgesi peşkeş çekildi Araplara,kara çarşaflılar sardı yemyeşil yaylalara,o güzelim Ayder Yaylası ahşap değil,betonlaştı,
Kayabaş Yaylası beton evlerle doldu taştı,Uzungöl çevrildi betonlarla...

İnan ki yerli turistlerin keyfi kaçtı,her yerde ot gibi Araplar bitti ,
Karadeniz Bölgesi’ni örümcek gibi sardı özelleştirme,insanların iş yerleri alındı ellerinden
,ırgata döndü Karadenizli insanlar.
Çay fabrikası özel diye satıldı yabana,Fiskobirlik devlet eliyle çökertildi özelleştirme adıyla,kaldı yetiştiriciler ortada,fındıklar sahipsiz kaldı bahçelerde...

Devletten umut kesildi,oturdular çuvala...
hizmet halka değil,hedef zenginler,tarım hayvancılık sizlere ömür ,köyler döndü mezata,insanları topladılar kentlere etrafını çevirdiler beton setlere,bol bol cami ürettiler,
insan beynini tükettiler.
Çağdaş okullar feda oldu imam hatiplere,imamı rektör diye diktiler üniversiteye,
dindar ve kindar gençlik yetişirken BOP projesini uyguladılar harfiyen...

Keyfiyet kondu saraya Hasankeyf’i gömdüler Dicle’ye,
Halfeti’de su doldurdular vadiye,Taş evler gömüldü göle
minarenin tepesi kaldı gökkubede...
memleketi savurdular rüzgara,
inanmayın günah çıkarmasına,
dönme dolap dönerken çarkında,
hep usta vardır arkasında,
elinde anahtar bozuyor çarkın ayarını,bu kadar saf dilli olamaz memleket insanı...

Böyle bir yönetimi tutamayız başımızda,
koşun seçim sandığına tek umut demokrasiyi ve memleketi alalım sağlama,
’’iyilikten anlamayanın hakkı kötektir,’’ bu iktidar sattı bizi emperyalizme, böl parçala ve yönet gemisi kurdular ,kaptanlığına reisi atadılar,bütün dünya hazır tekmilde,
hasta adam var Ankara’da,ABD ve AB ülkeleri paylaşmadan vatanımızı ,
sahip çıkalım kendi ülkemize?
Başka hiçbir şeye inanma,sadece birlik tutar bizi ve ülkemizi ayakta...!

22 Eylül 2020 / Düzeltme // Hayriye Aygül