CEVAPSIZ MEKTUPLAR
Bir tren kalkıyor rayların üzerinden
Bu cevapsız mektupların başlangıcımı Bir yaprak daha dökülüyor, Hayat ağacından Cevapsız mektup yazmak, Bu kadar acımı... Siren sesiyle, Başlıyor yolculuk rayların üzerinde Ayrılığı çağırıyor bu tren Kimi annesini, kimi yavrusunu, Kimi sevdiğini bırakıyor geride Ve cevapsız mektuplar başlıyor yeniden... Ömür bu ya Su misali akıp akıp giderken Kiminin yaşı geçmiş, kimi ise çok erken Ben siren sesini duyuyorum, Yine kulaklarımda Cevapsız mektuplar uçuşuyor Şimdi sokaklarımda... Tren hikâyeleri ki türküleşir dillerde Kara tren gecikir, Belki hiç gelmez der Asker yolu bekleyen sevgililer Bazen sevinç iner garlara Bazen tarifsiz bir acı Cevapsız mektup yazmak Soğuk bir poyraz, Anlatılmaz bir sancı... Oysa! Ürkekliğimizden beslenir cevapsız mektuplar Anlamsızca Kelimeler düğümlenir boğazımızda Kalple gırtlak arasında, Kaybederiz özgürlüğümüzü Yarım kalır nü resimlerimiz Çünkü! Kural bu, olmalı keşkeler... Aslında! Ensemizdedir Cevapsız mektupların, Soğuk nefesi Şakaklarımızda oturur ölüm Niçin ? Neyi bekleriz ? Sevdiğimize Seni seviyorum demek için... Neden ? Ötele yelim mutluluğu Şimdi şu an sarılalım. Birbirimize Yarın çok geç olacak Trenin kalktığı an Cevap veren olmayacak Cevapsız mektuplara-n Ozan Ali AYDIN |
Kaleminiz daim olsun
Tebrik ederim