aşk ölümden yana// . . . dök egeyi avuçlarıma dilim martı çürüğü zeytini kurudu gözlerimin damlat gözlerini mavisinden yeşilime soy beni soy efsuni gözlerinin mehtabına, atlasına kendi ihsanımda bana sevmeyi, kendi lisanında bana sevişmeyi öğret ver, salıver hakkını bu aşkın yada çocuk yanıma ver rengimi, ellerimi, titrekliğimi sana her koşuşumdaki düşüşlerimi kanayan körpecik dizlerimi gün, günaydın olur her çocuk koşuşturdukça güneşe ıslak, tutuşkan bir kumum ve sen sevgili sar gel gül batımını aşk yine bizden, yine ölümden yana... ilhanaşıcınisanikibinyirmibir |