-Anahtar onda…
gözlerimdeki kızıl hüzünler ıslatıyor
acıya ortak yüreğimi gönlümdeki fırtına ise bin bir tufan içimin içinden de müphem bir şüphe tırısta geçiyor dağları sarıyor can çekişen canhıraş feryatlarım ovaya yankılanıp da müthiş bir gedik açıyor dört duvarın arasında ki dar kapı eşiği yanına sadece beni seçiyor hatıralarının rengi gibi simsiyah odanın kirli havası oda dolusu bir nefesle içime geçiyor elimden ne gelebilir ki anahtar onda gövdemden kollar düşüyor umutlarım da yere gönlümse çok dargın kadere bahtımsa feleğe bu kör döğüş çok mu çok yaman tutku ve sevda denen neyimiz varsa bu türapta da toz duman ben ne denli çırpındımsa kurtuluş adına o ise o denli batmak istedi batağa günahları kadar derindi içinde ki çukur nankörlüğün vadesiydi firak benliğimiz kuraklığa varan bir çöl yatağı öksüz ve yetim kaldık ikimizde birbirimize birimiz öksüz diğerimizse yetimdik aşk katında elimden ne gelebilir ki anahtar onda kırılgan dallar gibi çat diye kopuverdik ya bedenden nemsiz bulutlar gibide öylece asılı kupkuru yerimizde de kalakaldık bir güz rüzgarı gibide öylece donduk duygu yağmurlarıyla vuslat artık Kaf dağındaydı yüreğimizle dostlar dergâhından da tez kovulduk can evimizin de tam orta yerinden tutularak savrulduk iki yaban gibi de kala kaldık yüz yüze elimden ne gelebilir ki anahtar onda herkes nasılsa kaybetti gönüllerdeki yerini gönlüm vahaya hasret bir çöl kumu gibide kızgınca yanmakta mecnuna döndüm kendi öz yatağımda o anda suçunu ezberlemiş bir kadın benden çekişte de yere vuruyor gözlerini (26.03.2021) AZAP.. (Kadri Atmaca) |