SILA
SILA
Döndüm sılaya herkes yabancı, Talan olmuş ocaklar, Anılar içimde derin bir sancı.. Çelik çomak oynardım bak, şu sokakta, Anam, yufka pişirirdi her gün ocakta; Ardıç kokulu çocukluğu özledim. İsli çaydanlık tüter ,durmadan kaynardı ocakta, Dedem , tütün sarar içer idi şafakta. Ninem , azık çarşafı dürer; Sığırları bekler idi çalbantta, Ardıç kokulu çocukluğu özledim. Çocukluğum, çocukluğum; burnumda ekmek kokusu; Çocukluğum, ne güzel günlerdi; Ağrımızdı başım; dağ , taş yüzüme gülerdi; Sılanın taşını, toprağını özledim. Yıllar sonra uğradım büyüdüğüm sokağa, Kocamış oyun arkadaşım; Ağarmış saç baş, umutlar azalmış; Lâkin anılar dipdiri… Çıkmaz inan akıldan hiçbiri; Ardıç kokulu çocukluğumu özledim. Çocukluğum, dört nala geçti birden, Örtün üstümü, üşümesin anılar; Mazi derin bir yara, Ardıç kokulu çocukluğu özledim.. Şenol ŞEN |