Yuttu beni.Aslında yoktum Saatlerdir koltukta öylece kalmıştım Bedenim nede ağırdı Çakılı kalmışken yukarı gözlerim Bir an düşündüm bir yolmuydu tavandaki Bu günün dünden ne farkı vardı Valizimi hatırladım yıllanmışta olsa Hiçbirşey almak istemiyordum aslında Dönüyorum şimdi viraneme doğru Bırakıyorum burda hayatın cilvesini Hatırlanmasın ah bile kalmasın İsteksiz ve kederliyim yinede Ne bulacağım bilmem gittiğim yerde Gidiyorum gönlümde duya, duya, Ürkütücü yitme duygusu gibi Diri değilim çünkü aynaya baktım Algılama duygusu yuttu beni Ey gençliğin coşkun pınarı Çağlıyormusun kurudunmu Şimdi öylesi beni götüren yollara bakıyorum Hızlandıkça sağım solum yeşil ve mavi Çizgiler şeklinde kayıp gidiyor ömrümden Hayat devam ediyormuydu bilmiyorum İçime çöken her neyse duyarsız hissiz bir halde Ve kimseler yok bana yol gösterecek. Tek başıma neyi arayabilirim Oysa ne zaman iki çift laf edecek olsa Bazılarının ağızı kurşun döküyor Biri ıslık çalıyor, biri homurdanıyor biri inliyor, Biri varki parmağını sallıyor Neyin hesabını yapıyorsa İnsan alnına, şakağına, gözüne emirler yağdırıyor Yaşadığımızı sanıyoruz Nihayet büyük sessizliğe kavuştum Serce dolu ağaçlarımızı düşünüyorum Bağımız his düğümlerinin kavisindeydi İki kar düşüşünün arkasında Babam Kırlangıçların iki göç zamanını bilirdi Hayat o zamanlar bir sıra ışık ve oyuncaktı Avuç dolusu bir özgürlüktü Evimiz hikmetin gölgesini beslerdi Kardeşim her uykudan sonra güzelleşirdi Annem kıyamazdı uyandırmaya. İşte çıkıyor araba dolana dolana tepeleri Sanki gökyüzüne doğru Doğunun merdivenleri gibi İçimde sevincin s si yok Paslı kilidi açamaycağım biliyorum Kırıp gireceğim yanlızlığa Tavandan yağmur damlaları düşecek Tozlanmış küflü birkaç yatak yorgan Kimsesiz bir köye bakacağım camdan.... Mustafa Yaman 10 mart 2021 |