Geri kalan her şey
Ne vakit sustu
İçine aktı göz yaşları Kayıp kentler ararken kendini savurdu kuru toprağa Umudu kalmayınca şiire sarılırdı soluğu Şimdi gerekmedikçe nefes almıyor susuyor içine Hayır bu kadar zor olmamalı Bu kadar umutsuz Mavilik diyor(dum) Bir zamanlar umudun rengine Gözlerim kan çanağına dönmeden az evvel Az evvel bir dostu uğurla(dı) içim(den ) Oysa; zor vakitlerde tutan oydu bu boşlukta Kim çaldıysa geri versin Nefesi /mi, sesi /mi, inancı /mı... Kime kırıldığım belli değil Bir çocuğun gülüşünü çaldıysanız geri kalan her şey yıkık dökük. Şiir mi özlediğim, kendi içesim mı suskun. “geri kalan her şey yıkık dökük” evet. |