faşist bir iç kanaması ciğerlerimde bayram ediyor...
sende unut
yoksa bitiyorum her kapı çaldığında göçüyorum buğulu seslerin tılsımına fırlıyorum içimden duvar diplerinde bıraktığın sese sensin diye seviyorum hep nankör kedileri düalist rüyalarımda sırasıyla sen oluyorum sonra yine sen faşist bir iç kanaması ciğerlerimde bayram ediyor kan kusacakken seni kusuyorum tüm nefretimle daha ne yapayım söylesene sende unut trenleri yolcu ediyorum el sallamadan bir kız çocuğu kurtuluyor annesinin elinden çok sonraları aşık olacağı adamı bilmiş gibi sarılıyor kırıntıları ile boyalı kuşları besleyen veledi zinaya ben seni değil trenlerden inmeni değil o garlarda sarılmanı beklemeyi sevdim üşümüş dudaklarımın serseriliği yıkamıştı ruhunu bir balyoz gibi iniyordun ayıplanmış duvarlarıma gözlerini mıhlıyordun körlüğümün hiçliğine daha ne yapayım söylesene sende unut içinden geçiyorum bu şehrin kutsallığı bozulmuş tendirtiod sokaklarında temizliyorum yaramı yaralarımda kırk tas su orospu bayramları ter kokularında değil ten kokularında gittiğin günün ayazı yokluğuna uyanır gibi o sabah hilkat garibi aşkım paçavradan düşlerine yalnızım söylesene daha ne yapayım sen de unut ayarıdır şimdi usulca uyut… alicengizoyunu (bir bilinmeze doğru akıp giden nehrin kolları gibiyiz şuan…bu baharda buluşmayacağız okyanusla.) |
Yorumsuz kalmak dedikelri bu olsa gerek...
Bunca zenginliğin tek beyinde toplanıp tek yürekten yol alıp tek kalemden fışkırması kağıtlara artezyence onur duyulası bir lütuf olmakla birlikte olasılık mıdır?
Zevkle okunası ve doygunluğa tartışmasız erişilsesi bir şair ve şiirlerini bulduğum için tarifsiz mutluyum !
Hayranlığım henüz tarif edilesi değil dağarcığımdaki yoksul sözcüklerle...
Çok saygı...kutluyorum
Gülten Kahraman
Mezopotamyanın Asi-l Kızı tarafından 8/5/2008 6:06:40 PM zamanında düzenlenmiştir.