YÂRE METHİYE, AŞKINA HEDİYE (3)
“Hangi yıldızda saklı güzellik şifren
Hangi denizler, ormanlar senin kokunu içer Bulutlar huzme huzme süzerken güneşi Gönlümden esen tatlı, ılık rüzgârlar Gül bedenine Hint kumaşları biçer” Güyâ gene seni anlatacaktım şaşkın kalemimle. Sana layık güzel ve süslü sözcüklerle İstedim ki güzelliğin gibi gönlün de hoş olsun, “Bir kez eşsiz yüzüne doyasıya bakma uğruna Bin ömrü seve seve fedaya hazır olduğum Zümrüt yeşili gözleriyle bal, Gönül ağacımda en hassas dal yârim Çileli ömrümde en güzel hayal Esrarlı tılsımıyla masal yârim Bahtsız ömrümün sihirli serabı Garip gönlümün girdiği girdabısın Benzersiz rüyam, en güzel hülyamsın Yüreksiz gönlüm aşkınla aklandı Cümle kusurum güzelliğinde paklandı...” Diye yalvaracaktım sana sevdiğim........... Gel gör ki nazlandı bütün sözler saklandı Senden söz edince kıskandılar seni Çektiler el ayaklarını şiir meclisinden Güneşi görünce ayın Irmakların yanında çayın çekilmesi Dalgaların denize dönmesi gibi Seni görünce “Sihir Yumağı” silindi bütün dünya Ormanların buharında kalmış gibi Sırılsıklam olmuş içim-dışım Nuh Tufanı’na dalmış gibi Sihirli lambadan çıkmış dev misali Kalakaldım yokluğunun uçurumunda Bir varmış bir yokmuş misali Takıldı gönlüm zülfünün ucunda Küçüldüm kaldım nârin avucunda Yittim gittim sevdanın burcunda Vermek için güzelliğinin borcunu Bülbülün güle visali misali Akıttım kanımı söz harcında Sen gelince diner feryadı gönlümün Tek kazancı sensin perişan ömrümün Ve sen sevdiğim gözümden sakındığım Otantik ozanlar misali derdim yakındığım Tasvirii imkânsız yar Zaman durur, sular durur donmuş gibi Görmek için seni taş kesilir bedenim Güzelliğin paha biçilmez âbidesi yârim Çivilersin yıldızları göklere benim gibi Güzelliğinle ufalıp dağılmasınlar diye Dolunay didarın "dil"ime en nadide hediye Yalvardım Allah’a gece bitmesin, ay gitmesin diye. Afrodit’in mağarasında göl havuzunun Aşk ve güzellikten mahmurlaşmış ve Sana hayran bakışımla billurlaşmış sularında Aşkımla yunmuş , yoğrulmuş güzelliğin Alırken canımı Azrail gibi sessizce Düden Şelalesi’nin şeffaf gökkuşağı gibi Rengârenk görünür gözüme güzelliğin Yağar yüreğime ilahi nurun inceden ince Yıldız yıldız ışırsın gözümde Adın andım gibi başladığım her sözümde Öyle yerleşmişsin ki tüm benliğime Bakanlar beni değil seni görür yüzümde. Kanatsız meleğim, gözümün nuru yârim Kumdan kaleye benzeyen sevgilerin Çığ gibi yayıldığı bu çağda Ölümsüzlüğe erişmek isterdim Seninle ve sevginle Ve seninle yaşamak doyasıya Bulutları delen dağlarda..... Salın ey sevdiğim salın Sevdanın servisi gibi Yüreğimi parçaladın G 3’ün mermisi gibi. Muharrem Delibaş (Ocak 2016) |
Kutlarım canı gönül den Şair...
Gönül sesiniz daim olsun.. Saygılarımla...