YolculukŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Ruhun, bedendeki odalarını aralaması.
İçine sığdıramadıklarından arınma çabasına girmeden bir çeşit dertleşmesi ... Serin son günler ruhum Bir tatlı ayaz vuruyor ki hiç sorma Bir yanım içerimde kış kıyamet, diğeri dışarımda sütliman Başım ellerim arasında Umarsız, suskun, dalgın gibi biraz Sorgusuz sualsiz, Sahipsiz.. Avuçlarıma düşüyor eskimeyen anlar,sonra hesaba kalanlar, hesaba katmayanlar Ve dahası ; vazgeçmişliğinin bunca dağınıklığı, bunca dargınlığı ... Serin son günler ruhum Bir tatlı ayaz vuruyor ki hiç sorma Sanki buz yağıyor soluğuma/soluma/ Bardaktan boşalır gibi üzerine dökülüyorum yarınların sonra Huysuz, karmaşık, kararsız Az sonra, hemen şimdi, yada yarın bir gün gibi, esasen Yersiz ... Martılara rastlıyorum, hayalimce ellerim de kırıntılar Savruluyorum kelime kelime sonra Kocaman Umman’lara karışıyorum alabildiğince mavili, alabildiğine derin, ve ebedi ... Serin son günler ruhum Bir tatlı ayaz vuruyor ki hiç sorma Sanki fırtına kıyamet zihnim Soğuk soğuk cümlelere düşüyor anlarım Şimşek misali , çakılıyorum sonra beyaz beyaz Kırık, hoyrat, savruk Dinginliğe salınıyorum sonra da önemli önemsiz her şey gibi biraz , yorgunluğum(n) isimsiz Yurtsuz ... |
Emeğine yüreğine sağlık usta
_______________________________________Selamlar