GURBET - 2
(Fasl-ı Muhabbet şiiri)
Gurbet dense akla memleket düşer Ruhta bir çöküntü hâl yaralanır. Gurbete düşülür insanız beşer Garip denir ona kul yaralanır. Başlanır okulla görevle devam Yıllar gurbetteysen oluşur kıvam Memleketi hayâl etmek mâsivam Diller tutulur ki lâl yaralanır. Memleket hasreti burunda tüter İlk önce denilir ‘bitsin bu yeter!’ Alışılır ama ölümden beter Ölünce gurbette sal yaralanır. Fakirlik düşmez ki daim ensede Durup durup ‘böyle gitmez’ dense de Memlekette yavan ekmek yense de Gurbette yenilen bal yaralanır. Yol gözleyen ata yola dururmuş Yuvadan gidenle bir dal kururmuş Açılan yaraya rüzgâr vururmuş Gövdeden ayrılan dal yaralanır. Ümit güzel herkes ona bağlanır Böylelikle sabır sebat sağlanır Boşa çıkar ise yürek dağlanır Titrer gönüldeki tel yaralanır. Gurbet nice yiğitlere yurt oldu Onu, için için yiyen kurt oldu Gurbetin kahrını çekmek şart oldu Gözyaşıyla olan sel yaralanır. Geçim derdi, ekmek derdi, aş derdi Nice gelin gurbet ele eş verdi Beyi bekler gelmez, günü kederdi Beklerken geçmeyen yıl yaralanır. Dünyanın düzeni değişmez asla Garibin ömrü de hasretle yasla Behlül hâlin ile günü kıyasla Hâle şükretmeyen dil yaralanır. 15.11.2020 |