BİLEREKYüzüm her gün başka düşer aynaya, Belli ki ömrümüz gidiyor zaya, Gönlümüz her gece yatar rüyaya; Bir sevdayı taşıyorum içimde, Döl veriyor zaman, beyaz saçımda... Zamanla didişmek boşuna şimdi, Gelmeyen kaldı mı başına şimdi, Arsız sevdaların peşine şimdi; Düştüm yalın ayak bir kara kışta, Kesildi dermanım, kaldım yokuşta. Kapalı yolların anla, be şaşkın! Ellisinden sonra vermezsin ışkın, Bir devranı varmış anladım aşkın; Yaprak bir yanadır, dalı bir yana, Gönlünle gözlerin düşmez bir yana. Zannetme kendini zümrüd’ü anka, Dolan dur, dağları sen yaka yaka, Kilitlendi gönlün şimdi bir yoka; Gönlün büyüdükçe daralır kafes, Kalırsın yollarda böyle tık nefes! Yüzün şimdi eskimiş bir medrese, Gönder mektubunu, gel son adrese, Eyvallah de, kimden bir selam gelse; Fayda etmez bundan böyle nedamet, Her gün yüreğinde kopar kıyamet.... Nedir bu isyanın, bu nece devran? Aşıyor gedikten işte son kervan, Doymadın yıllar var, kıvran ha kıvran! Son sözcüğüm sen ol, düş dudağımdan, Bir topak kar getir gönül dağından. Yıka ellerimi, sonra yüzümü, As başımdan iki telli sazımı, Sakla yüreğinde alın yazımı; Bu hayatı ben yaşadım, bilerek; Uğurlarsın, el sallayıp, gülerek... Hayrettin YAZICI |
As başımdan iki telli sazımı,
Sakla yüreğinde alınyazımı,
Bu hayatı ben yaşadım, bilerek;
Uğurlarsın,el sallayıp,gülerek...
çok güzel bir şiir okudum yüreğinize sağlık
kaleminizin daim olması dileğiyle saygıalr sunuyorum.