EFKÂRIN DUDAĞI TELVE
canım...
duymazdan gelenim filancam,müebbetim doğ yeni baştan işte sana gökyüzün -içimdeki- işte fırtınandaki deniz üstelik tertemiz bir şiire yasladım dilucumu sessiz bir şarkıyı düşürmüşüm aitsiz canım... bilmezden gelenim yaz gülüşlüm,gün doğuşlum boyalı dudaklım senden söz ediyor durmadan, adının yarısını unutmuş odalarım efkârın dudağı telve şarap şişesiyim yarım utanır sözcüklerin yabanından kirlenmeyen yanım utanır güz sürgününden menekşe toprağım canım... umurum sazlı sözlüm,oynak yanım düşünceli çoğul susmalara iç ritmimin düeti kök suyumu taşıyor gövdeme taşkınım eli boşum, bakışı çaresiz keşkelere ....şaşkınım canım... dil büyüm,bürümcüğüm kenar süsüm işte sana gökyüzüm işte fırtınamdaki deniz üstelik tertemiz.... Demir Mutlugil temmuz/2008 |