TENİM ÇIRASIYDI KARANLIĞININ
bilemedin ki su yüzlüm
...sürgitim kullanılmış gözlerimin yasaklısı bilemezdin ki.... ayışığımı kısardı sabah ezanlarında arka sokağımın eskicisi herkesin ayrılığı kendineydi sürüncememdi, ev kızı düşlerinin yüzgörümlülüğü hüzün sevmek can sıkıntısıydı tebdil mekan sevmem marazıydı onca sözün herkesin ekim üşümeleri olurdu iç yüzünü gösteren sahipsiz aynalarda bir akrep sokardı durmadan azı dişleri bilenmiş yokluğun zehrini çıngıraklı kahkahalar atardı su yılanlarının çatal dilli kesesi ve sonuncu kabuğunu değiştirirdi sensizliğin sen hecesi siyahım yaslanırdı reçine kokusuna ortalık yerlerinde dolaşırken korkularım bilemedin ki yığın yığınım ....darmadağınım nokta, nokta bırakılmış satır sonlarım bilemezdin ki... papirüs küllerinde şiirdi iç hesaplaşmalarımın birgün mutlakası tövbesini bozardı gözüme tüten katran karası söze bulanırdı uzak hevesler kulaktan kulağa evetlerde suda yürürdü sevda sayrılıklarım sonrasındaki bulanık gerçeklerde gelişlerine zılgıttı çakıl taşlarının doluştuğu kekeme çığlığım geri dönülesi şehirlerdeydi adağını söyleyememiş utangaç gizim eskinin hatıranaydı iç dünyamın dip notunun pekiyisi sıradışı gün sevinçleriydi dantel düşlerimin çam kokulu beklentisi bilemedin ki gelip,gelip geçenim gelip,gidip bitenim tenim çırasıydı karanlığının bilemezdin ki... burgaz/2008 Demir Mutlugil |
Bir dost kalem ve keyif veren güzel şiirleriniz, size burada da merhaba demek ne kadar iyi oldu, selam ve sevgiler kardeşime.