Aramadım
Gündüzlerim zindandır gecelerim bir kabus
Yıldızları üstüme örtünüp saramadım Dört yanım dikenli tel ben müebbete mapus Gurbet meskenim oldu sılaya varamadım. Vuslat sancısı daim, sancının dermanı yok Sultanın hekimlere okunur fermanı yok Ekilen biçilecek, ekinin harmanı yok Eken kim, biçilen ne? Bir akıl soramadım. Ayağımda prangalar kelepçe ellerimde Notalar düğümlendi sazımın tellerinde Haykıramadığım söz kilitli dillerimde Ahraz oldum derdimi söyleyip duramadım Esaret zincirleri tüm bedenimi sardı Canım dediğim dostlar iyi günümde vardı Beklediğim vuslat ki o kaf dağının ardı Hayalde düşte olsa aklımı yoramadım. Bile bile aldandım dilimi yuttum, sustum Tatlı dili dışarı; zehri içime kustum Zaptedilmez aslanken yattığım yere pustum Keskin pusat elimde kuru dalı kıramadım Dünya malı dünyada; ne mal ne mülk, gözüm yok Takatim hiç kalmadı söyleyecek sözüm yok Firari’yim arkamda bırakacak izim yok Bâki olan hakkımı kullarda aramadım. ( FİRÂRİ ) Hüseyin ZARAR 29/12/2020 |