susuyorsun...
aklım bir suredir cok uzagımda...
agzımdan cıkanların bir karsılıgı yok turkcede belkide bu yuzden uzadıkca uzuyor cumlelerim anlatamadıkca ben sen karısıp susuyorsun... delilik kanımda var benim aklına girip damarlarında dolasan benim üzerinde imkansız ameliyatlar tahayyul ederken tedavinin ortasında ansızın ilaclarını değiştiren önce ellerinden tutup seni kaldırırken ansızın cekilip yanından sendelenmelerini izleyen düşmenden ölesiye korkarken ben sen sakinliğime karısıp susuyorsun... haklılıgımın hadım edilmiş yanlarına merhametle bakarken yeldegirmenlerine saldıran ve vazgecemeyen bu didişmeden içimdeki kifayetsiz kelimerden zırh yaptım ruhuma karsısına dikilip meydan okudugum en guzel degirmendin sen beni içine alıp öğütüp kendine karıstırmayı hesaplarken zırhımı daha da parlatıp sözlerimle gözlerini kamastırıyordum sen duvar dibine sinmiş kara bir kedinin anatomisine gizlenirken benim şaşalı günlerim geciyordu son bir yenilgi icin boynumu eğerken onunde kendi şaşkınlığına karısıp susuyorsun... |