Ah YârBin ah dolu acılar, dönüşürken irine, Sızlayan yüreğim ki, kurumuş bir göldür yâr. Ulaşır mı bilmem ki, kalbinin derinine? İmbikten damıttığım, gül suyudur, güldür yâr. Ah yâr ki görmez misin, bal-şikeste kuşları? Nasıl bir uçuştur bu, âşkû deler başları. Sen hangi âlemdesin, ben dökerken yaşları, Şimdi boş muhabbetin, sırası değildir yâr. Ah yâr ki bilmez misin yüreğim bir çağlayan Acizliğime sebep; ’’sedd çekip de bağlayan’’. Sen hangi maşuk’unu, rağbet ile eğleyen? Gözlerindeki perde, geceye emsâldir yâr. Ah yâr ki kudretinle, himmet eyle şeydaya, Malik idrâkın ile, zikreyle sen Hüda’ya. Bin yâreden bin beter, akıl yor şüheda’ya, Kalbindeki ihtiras, vacibine züldür yâr. Çektiğin onca çile, sendendir beheme’hâl, Sensizlik makamında, ben yokluğunla hemhâl. Aklıma düşmeye gör, gönül ki sana visâl, Sen kanayan ülkeme! bir nebze eyle hazar. Umuda giden yolda, kalbim sana yoldur yâr. Kardelen / Tasavvuf 21.12.2020 Sözlük; Âşkû;Gökyüzü, gök. Hazar;Barış. Sedd;Bend. Beheme’hâl;kesin bir biçimde, kesinlikle Vacip;yapılması, yerine getirilmesi gereken. 2. Müslümanlıkta, yapılması, yerine getirilmesi zorunlu olan. Yâre;Yara. Bal-şikeste;Kanadı kırık Eğlemek;eğlendirmek, vakit geçirmek. Visâl; Sevgiliye kavuşma. Rağbet;İstek, arzu, ilgi. |
Tefekkür mahsulü üst düzey bir eser.
Derin mevzular, derin düşünceler.
Emeğinize değmiş. Yüreğinize sağlık, değerli şaire.
Usta şairler de beğenmiş, güzel yorumlar yapmışlar.
Bence bu tür şiirlere devam etmelisiniz.
Selam, saygı ve sevgiler.