….

yedi boğum hasretti
küllenmiş bir ateşten kallavi yangınlar çıkarıp
ateş suyu içmekti

dünyanın bütün kirine rağmen, henüz kirlenmemiş
tertemiz bir buluttu
özleyince yaraya tuz basar gibi özlemek
bir yüz görümlüğü görmeye dünyayı bir pula satmaktı

a
ş
k
onun ayağına taş değmesin diye
kendi ayağına kurşun sıkmaktı


Şiirinizin güzelliğine toz kondurmadan
Kendi şiirimden bir pasaj iliştireyim dedim şuraya!
Sürçü-lisan eyledimse af ola

Çok güzel
Çok naifti
Emeğinize sağlık eMİNe hanım
Saygılar

Bir bedende iki ruh, iki ruhta bir âlem.

İlk olarak gözlerin birbiriyle buluşmasıyla başlarmış aşk.Ve ilk gözden girer içeri.Girdiği yeri yerle yeksan eder sonra da dilde bir ateş yumağına döner, kelime kelime harf harf yanarak bir şiirde böyle kaynar böyle tütermiş.

Kâh zamansız ve üryan
kâh dumansız ve zindan
kah kırmızının şâhıyla inleyip çağlayan,
güdümlü bir sevda aşk.
Her hücreyi ve her zerreyi döndüren pervane
Ama onsuz divâne bir devasa harabedir şehir.
...
Bir ihtilal değirmeni
gözaltında eşkal kölesi
.....

Ağlatır melalinde tutuşan gemileri
Feryadı dalgalara dokunan acı bir hatıra
Yüze çarpan ayrılık
Ağlatır nice güneş nice ay düşüren geceleri
Kireç kokusu sinmiş duvar diplerinde
Bazen de bir beyaz çığlık!
Yersizdir, tarifsizdir
Sol minörde köz ziyafeti
Her harfini,
Her nağmesini,
Nefes nefes çakarız göğse.
....
Eyvallah kelamınıza da kaleminize de eMine hanım.

Yürekten tebrikle
ve selam ile.