ZamanZamana uymayan usuller ile, Çileden çileye savruluyoruz... Gerçeği duymayan fosiller ile, Hayali yollara çevriliyoruz... . Geri kalmışlığın rengi cehalet, Meyvesi acizlik, yokluk, sefalet... Kader sanıldıkça bu garip halet, Fakirlik çölünde kavruluyoruz... . Kalkalı, ehliyet, liyakat rafa, Hep felaket yağar bizim tarafa... Yetmeyince sorun çözmeye kafa, Yeni sıkıntılar yavruluyoruz... . Uğramışsa akıl, vicdan dumura, Alınmaz hak-hukuk elbet umura... Türlü bahaneyle yatıp çamura, Ballı makamlara kıvrılıyoruz... . Gazali giydirmiş derler kefeni, Maziye gömmüşüz bilimi, feni... Bulmak için kafi doları, yeni, Kafir kucağına devriliyoruz... . Siyah-beyaz görür gözümüz arzı, Sanki her fikrimiz Tanrının farzı... Unutup insanca lisanı, tarzı, Hiddette, şiddette sivriliyoruz... . Hakka kulluk için çıkarız yola, Kul ederler sonra, bizi bir kula... Ya da tapınıp da, paraya-pula, Kulluktan kulluğa evriliyoruz... . Veli BOSTANCI |