Yav he he!Acıtıyorsun canımı zaman zaman Ağzında büyüttüğün ısırgan otlarına dolanıyorum Gül suyu içmek isterken dudaklarından Yav he he! Büyüyüp küçülmüşsün sen Boyunun kaç katı okuduğun kitaplar? Ama biliyorum Başucundaki yalnızlığın bir sayfa Anımsıyorum da Hayatı kustun üstüme Zirzop bir mutlulukla Gözyaşlarını kimbilir nereye saklamıştın Elinde çiçekli bir torba vardı Birbirine yamanmış kumaş parçalarından İçine küçük yalanlarını sakladığını Sonradan öğrendim İyi ki öğrendim Sandığımdan da büyük çıktı gerçeklerin Şimdi sen Bütün aşklar yalan, rüya, hikaye Masal bunlar diyorsun Bir tenin bir tene nasıl tutunduğunu Görmemiş olsaydım bu hayatta Ben de senin gibi Bir varmış bir yokmuş derdim Gerçekten ellerim yok mu sanıyorsun Saçlarını avuçlayan Bir kalbim yok mu uğrunda çarpan? Yav he he! Düş bahçelerinin kelebekleriyiz Çalılıklarda saklanan ateşböcekleriyiz Ama iyi ki öyleyiz Ya bunlar da olamasaydık Hangi umut çıkarırdı bizi Yalnızlığın karanlığından? Sevilmediğimiz onca zamana inat Bu viran bahçeye güller dikeceğim Daha çok kelebek Daha çok ateşböceği olacağım Yav he he! Zor bir kış geçirdik Şimdi aylardan Mart Bir bahar bile yaşamadan ölecekmiyiz sanıyorsun? Papatyaları Çiçeklenecek dalları küstürme Çok Mayıs‘lar yaşadık ayrı Bu Mayıs sesimi al Dilek taşına haykır sevgimizi Çatlayıp ortasından Kamelyalar, süsenler ve nilüferler Saçılsın bağrından Dilemezsen Gerçek olur mu sanıyorsun…? Yav he he! Büyüyüp küçülmüşsün sen Boyunun kaç katı okuduğun kitaplar? Yaşayacağın koskoca bir ömür Olduğunu bilmeseydim Bir de ruhlarımızın ayrılmaz olduğunu Söylediklerini kabullenirdim Ruhum ayrılmadıkça Bedenim sende Tutun diyorum sana Ruhum Gidinceye kadar tutun… |