KendimeŞu zamanlar geçen zamanlar gibiyim işte O günler nasıl aslında bilmem Öylesine sıradan sızısı ince Sigara bile eklenmez diğerine Bir yokluk yazılır dilime Ve yalnız acı dökülür gözlerime İkimler kovalar birbirini Marttı hani sonrası mayıs İçine gömüldüğüm tuzak İlk papatya filizi Aslında bakma şubattı dönence Yağmurla birlikte gelip takıldı dilime Şimdi ise sök sözcükleri Nasıl susar ya da nasıl bilinir bu bilmece Zamanlı zamansız bir zaman gelince aklıma Öylesine bir sıkılmak gelip oturuyor düşlerime Ve kirlenmiş düşüncelerim beynimde Bazen başım ağır Bazen de ağrı ağır geçerdi içimden Kalp çarpıntısı oluyor bir zaman gelince sen Öylesine uzaktan görünürdün Her zamanki gibi değildi bu sefer Boynun her şeye inat olsa da eğilmişti Saçını rüzgârdan hesaplasan ondan deli eserdi Bu sefer eskisi gibi değildi Ezelden kalma bir kar sınırı Sınırın ucuna bırakılmış bir top beyaz Ve avucunda başkasından kalma yürek bağı Öylesine bir ağlamak tuttururdu gözlerim Geçen sendin Düşüncelerim kadar kirlenmiştin Gözünde mil dilinde elif miktarı yokluk kimsesizdin Sevdim de aslında sen sevgisizdin Şu günlerde o günlerdeki gibiyim işte Sen uzaktan gelirdin öylesine Öylesine bir ağlamak takılırdı gözlerime Bu günler nasıl aslında onu bile anlatamam kendime |
ve iyi ki gelip getirmişsin beraberinde şiirlerini de...
günleri şiire boyadığımızda biliriz aslında nasıl olduğunu...
Sevgiyle