EKİM SABAHINDABugün, bir sonbahar sabahında bunlar geldi aklıma. İster "şiir" deyin ister demeyin yazıp paylaşmak istedim. Ne karamsarım ne de karamsar bir ortam yaratmak istiyorum. Sadece duygularımı dökmek geldi içimden. *** Bir dahası yoktur ömrün Yaşamak, nefes almak güzel Yok buna itirazımız Ama neylersin uzun ya da kısa Şairin dediği gibi “Uyudun uyanamadın...” olacak Bitecek bir gün Belki yatakta, belki uzak bir diyarda Tuhaf benzetmeler gelir bazen aklıma Yüz yıl da yaşasan Dönüp bakınca arkana Ya bir sabun köpüğüdür Ya da yeşil yaprak üzerinde kayıp giden su damlacığı Belki de göz açıp kapamaktır ömür Gökyüzünde parlayan güneş Aydınlatır bizi Sonra kararan bulutlar Karartır, bunaltır içimizi Hayat da böyledir Kimi zaman önümüzde dikenli teller gibi zorluklar Kimi zaman mutluluklar O, an gibi geçen zamana Hüzünlü de olsa dönüp baktığında Sevgiyi, hoşgörüyü, vicdanı, emeği Taşımışsan dağarcığında Ve de dokunmuşsan insana Gözün arkada kalmasın merdivenin son basamaklarında Der ki şair: "Sonra vakit erişir, toprak gülümser sana Upuzun bir ömrün ortasında Ne hayata ne ölüme Yakışamazsın…" Kimi uzun yaşar Kimi şairin dediği gibi gider ortasında ömrün Gün ağarırken bir sonbahar sabahında Bunları düşündüm Yok karamsarlığım, üzüntüm Ne silahım ne bıçağım oldu geçmişimde Ezmedim bilerek bir karıncayı bile Aradım, buldum çoğu zaman mutluluğu Evim barkım, yakınlarım, arkadaşlarım ve öğrencilerimde Şöyle diyor bir halk sözü Hayat sormuş ölüme: "Neden, insanlar severken beni, nefret ediyorlar senden?" Yanıtlamış ölüm: "Sen tatlı ve güzel bir yalansın, oysa acı bir gerçeğim ben" ................................................. Numan Kurt 21 Ekim 2020 |
Tebrik ederim.