AŞK GECELERİGelişin bitirirdi zifiri karanlığımı, Mavi bir ayışığıyla dolardın geceme. Önce ellerin düşerdi avuçlarıma, öksedeki kumrular gibi, Kaçmak istemez gibi, giderek teslim olup kaderine, Kaygılı ve bilinçsizce çırpınırdı, fakat umutsuz ve çaresiz Isınır, kızarır, kınalanırdı sanki avcumda elleriniz... Kınalanan avuçlarını öperdim, parmaklarını öperdim birer birer, Bir çiçeğe konmuş ve uçmak istemeyen bir kelebek gibi Dolaşırdı üzerinde aklını kaybetmiş mecnun misâli dudaklarım Kızışır, kor gibi olurdu haram tenin Ve üzerinde dudaklarım günah günah tüterdi, Aşkın şarkısını duyardık yüreğimizde bir keman sesinden, Bütün şarkılar biterdi... Rüzgâra tutulmuş bir yaprak gibi titrerdin kollarımda, Ve aşk, çılgın bir kısrak gibi şahlanırdı bakışlarında Bir sıcak rüzgâr eserdi derken, allar basardı yanaklarına, Uçuşan saçlarına, lodos akşamların kızıl gökleri inerdi, Ellerime, soluklarıma kokun sinerdi... Sonra yorgun başını göğsüme yaslayıp Mahcup gözlerini dalgın dalgın dikerdin sonsuzluğa, Pişman ve doymuş bakışların geceye mutlu günahlar taşırdı, Gözlerin aksederdi gökyüzüne, yıldız yıldız olurdu gökler, Gözlerim kamaşırdı... Her rengi ömrüme güzellikler katan bir gökkuşağıydı, Her biri, bir sevda masalının efsunlu heceleri, Şimdi solgun anılarımın süsü olan O aşk geceleri.... Ünal Beşkese |