Saat dört 6
Artık saati önemsemek istemiyorum
Ama beynimde her saniye Ağır bir yük gibi İğrenç sesini duyuyorum Saatin beynimi eritebilme özelliğine sahip olması yetmez gibi Herkesten her şeyi duyacak gibiyim Zaten bazen aşırı önemli Genel olarak da havaya uçup gitmiş, kaybolmuş Bulunmamış o kağıttaki sözler gibiyim Konuşmaktansa sonsuza dek yazmak Yazdıkça hayallerimi daha canlı yapmak Dokunmadan ister gibiyim, yaşamı yaratmak Ne bunca sözü benimser Ne şiirlerimi kabullenir gibiyim Kimseyi düşünemiyorum Kendimi tanımadan ölecek gibiyim Bazen o kadar kabul ettiğim Bir o kadar da sevdiğim Olmayı istediğim kişiyim Ama şu an çok geç, olmayacak bir şeyi düşlemeye Muhtemelen saat 3:40 veya 3:50 Ve ne halim var bir şeyler düşünmeye Ne de durasım var besbelli Saat 4. |