Deli dediler.
deli dediler bana.
bir gömlek giydirdiler rengi siyah. herkes gibi değilmişim, aykırıymışım güya. çapraz bağladılar ellerimi önümde. dedim giydirmeyin bana bu siyah gömleği. çok güldüler bana çok güldüler. deli değil ki bu adam. beyaza siyah diyor umutsuz vaka, sıyırmış hepten, zırdeli dediler. attılar bir arabaya, sirenleri çala çala, tımarhane diye bir yere getirdiler. babacan bir doktor okşadı yanağımı. üzulme evlat düzelecek, takma kafanı. burada tanıştım ben hitler’le napolyon’la. en has adamım, kankam motzart’la. selami’ydi gerçekte onun ismi. ama o bile sevmezdi kendi ismini. zaten sevmezdi ki o hiç kimseyi. devamlı beste yapar ıslıkla çalar selami. onun ismi motzart’tı ama, hep zeybek havası çalardı selami. ismi motzart olsa da izmir’liydi selami. kenan’dı napolyon’un adı. bizim napolyon biraz tuhaftı hırsızdı sigara çalardı kokoca napolyon devamlı. fakirdi buranın napolyonu, gariban, zavallı. kötü dayak yedi bir gün napolyon. hem de biliyormusunuz kimden. eni ile boyu bir cüce selim’den. az bir zaman sonra alıştım ben de buraya. konuşmaya başladım hitler’le, napolyon’la. ama artık onlar konuşmuyor benimle. sordum niye diye hitler’e. sen bizim gibi deli değilsin akıllısın dedi. galiba beni buraya getirenler deliydi. . . . ismail oral . . . |