Ölü Bir Beden
Ölü bir beden gördüm
akranlarının kanı nefes almamışken sevdamın peşinde birkaç fotoğraf ararken ölü bir beden gördüm kanlı bir gözyaşı ve belki de bir din tüccarı. Velehresan tablolar gördüm inancımdı tonla demir yığınını bir arada tutan inancımdı onca vechin ölüşünü unutturan ve hıncımdı, kendi kıyametimi silip benliğimi sevdamla ayakta tutan. Ben, ölü bir beden gördüm toprağı benimsedikçe kaybolan her vaktin onun olmadığı bu dünyada verilen her aktin her gülümsemenin, hazzın, kahrın bendeki hakkının sebebinden kaçarak ölü bir beden gördüm. Görmekteyim, daha nicesini sığınıyorum o yüzden "hu" seslerine ne kadar nemli ve nefse ağır gelse de açmayacak bir krizantem çiçeği bu dergahta nedamet uğramayacak bu kenevir kağıdına. Sığınmanın en içten, en iyiye doğru olanıyla serbaz olmayışımın pençeleri benimleyken ne kadar haberin olmasa da seni bekliyorum bu ilticagahta. Hala ölü bir beden gören gözlere sahipken seni de görmenin avuntusuyla. |