Bütün Derdin
Güzelim bütün derdin,
Seni benden silmektir; Girdiğim açmazımdan, Çıktığımı bilmektir. Halimin müsebbibi, Kendini görüyorsun, Kanayan vicdanını, Dindirmek istiyorsun. Bu sevda şiirini, Sen yazdın sanıyorsun, Doğrusu ya şairi, Ne de az tanıyorsun. İki avcı idik biz, Diğerini av sanan. Oysa avdık ikimiz, Kendi rolüne kanan. Sen beni, ben de seni, Çok hafife almıştık. Farkına varamadan, Bir açmaza dalmıştık. Aslında senin için, Bu değişik bir histi. Yani senin kendinle, Girdiğin bir bahisti. Başarıdan emindin, Beni etkileyecektin. Çünkü biliyordun ki, Gerçekten çok güzeldin. Nasıl olsa bu adam, Düşünüp tartacaktı; Birkaç adım atacak, Bir yerde duracaktı. Seher yelleri gibi, Esip de geçecekti. Herkes elbet sonunda, Yoluna gidecekti. Yanlış hesap Bağdat’tan, Mutlaka dönecekti; Ne kadar yansa bile, Sonunda sönecekti! Benim için ise sen, Erişilmez ülküydün; Dilime takılacak, Sevda yüklü türküydün. Gönül sazım çalacak, Ve ben dinleyecektim; İçli nağmeler ile Sessiz inleyecektim. Yıllardır gerçeklikten Uzakta yaşıyordum. Sığındığım dünyamı, İçimde taşıyordum. Yalnız benim bildiğim, O dünyam epey dardı. Ama elbet yine de Hayallerim sığardı. Hayallerim ile ben, Vuslat nedir bilmeden, Ve talep de etmeden, Yaşayıp gidecektim. Fakat hesap tutmadı, Her şey aşikâr oldu, Kendine çok güvenen, Avcılar şikâr oldu. Biraz yanılsan bile, Bahsini kaybetmedin; Ama aşk defterine, Beni sen kaydetmedin. Okunmaz zannederek, Beni yine ben yazdım, Düştüğüm bu kuyuyu, Kendi elimle kazdım. Bırak beni burada, Aşkınla yaşayayım; Mazi olmuş anları, Bir ömür taşıyayım. Sorma neden ve niçin, Burkulsa bile için, Bendeki varlığını, Çalışma silmek için, |