Ben özür diliyorum burada;
Sayın Cem Aziz Çakmak ve
Sayın Cem Gündeniz Amiraller’ime,
ailelerine, akraba ve dostlarına,
görev arkadaşları ve erlerine
başkasının yerine;
“Bizi affet!” Diyerek,
ama affetmeyeceklerini bilerek.

Hain bir imam tarafından
“Kumpas” kurulmuş yalandan.
Bu kalleş tuzağı kuran Fettullah’çılar
yakalanıp yargılansa da
ve aklansada mağdurlar,
Devlet’in özür dileme
borcu nerede?

Yine aynı kişiler
suçladılar yarbay Ali Tatar’ı;
“ Ergenekon ve Balyoz” dediler,
İftiranın da bu kadarı!
Beraatla sonuçlandı dava,
ama tekrar tutuklayıp hapse koymak istediler...
Son savunması;
Kızına yazdığı mektubu
ve beylik tabancası oldu.
İftiracılar yakalanıp-yargılansada,
Fettullah Güven’ciler hapse konsada,
Devlet’in özür dileme
borcu nerede?

Atatürk’çü komutanlara yapılan son İftira Davası;
Genel Kurmay Başkanı orgeneral İlker Baştuğ Paşa’nın
“Terör örgütü kurma” suçuyla yargılanması...(*)
İnanın
ben yine özür diliyorum evet,
haksız suçlanan tüm subay, komutan ve amiraller’ime;
“Bizi affet!” Diyerek,
başkasının yerine,
affetmeyeceklerini bile-bile.

(*) Zamanın Başbakanı Sayın Recep Tayip Erdoğan “İlker Paşa’ya yapılan benzetmeleri ve yakıştırmaları kesinlikle çok-çok çirkin buluyorum.” Dedi. (ATV ve A-Haber televizyon kanallarının ortak yayınladığı “GÜNDEN ÖZEL” canlı yayın programından alıntıdır. Bu şiir ise; Cumhuriyet Gazetesi’nde 06.07.2020 tarihinde yayınlanan Yazar Barış Terkoğlu’nun “ATEŞİ SÖNMEYEN BİR MEZAR” köşe yazısından esinlenerek yazılmıştır. Mutlaka okuyunuz.