Kar yağmış.
kar yağmış,
her yer bembeyaz. hava soğuk yerler buz, hava ayaz mı ayaz. bir kış günüydü. üşüdüm, çok üşüdüm, ben o gün çok üşüdüm. bir kazağım vardı, kalın yünlü. desenleri çiçekli, rengi beyaz. çok seviyordum, hatırası var. kirlenir dedim, giyemedim. üşüdüm, ben o gün çok üşüdüm. bir ceketim vardı, lacivert. tertemiz yıkanmış, kalıp gibi ütülü. onu giyerdim, nereye gidersem. eskir dedim giyemedim. zaten tek ceketimdi o benim. üşüdüm, ben o gün çok üşüdüm. bir paltom vardı, yakası yünlü. kalın mı kalın, yumuşacıktı astarı. uzun boylu, fidan gibi delikanlı. baktım baktım, giymeye kıyamadım. üşüdüm, ben o gün çok üşüdüm. ben o kış çok üşüdüm. . . . ismail oral . . . |