Hayat zor be gülüm....
Hayat zor be gülüm
karın doyurmak zor ’ekmek arslanın ağzında’ derler di ya eskiler çoktan midesine inmiş bile ekmek bulmak zor hele bu köy yerinde ektiğin diktiğin para etmez yem parası gübre parası derken bize düşer yürek yarası şehire mi gitmeli yoksa gerçi orda da yaşanmaz ya hani bizim Kemal gittiydi geçen yıl Hasan emminin oğlu mektup yazdıydı babasına ’baba bura çok pahalı maaşın yarısı ev kirası kalanın yarısı elektrik su parası geçinebilirsen geçin geri kalanla’ dediydi bir akıl ver bana ne yapayım gülüm gideyim mi şehire? belki bi bekçilik falan bulurum ha yatma derdim olmaz ev de tutmam o zaman gündüz uyuklarım bi kenarda bulurum bi duvar dibi nasıl olsa off kararsızlık ne zor şey gülüm hele ki çaresizlikten kaynaklanıyorsa gideceğim gülüm gideceğim deneyeceğim şansımı senin için,yavrum için gideceğim ver şu bayramlıklarımı çıkar dolaptan iskarpinlerimi valiz filan istemem zaten içine koyabileceğim neyim varki? uyandır kızımı bir öpeyim erkenden gitmeliyim daha kasabaya kadar yürüyeceğim bilmiyorum oradan şehire nasıl,neyle gideceğim? ya bir kamyon kasasında ya da kaçak olarak bir yük treninin vagonunda hadi hoşçakal gülüm şimdi beni bekler uzun ve çetin bir yol yavrumuza iyi bak ve ben dönene kadar Allah’a emanet ol......... 01/02/2007 pm:23:27 Bir klavye başı çalışması daha...Umarım saçmalamamışımdır...... |
lili tarafından 2/4/2007 12:41:38 PM zamanında düzenlenmiştir.