Bir Martı Hikayesi
O ,küçük bir martıydı ,denize aşık .
Hevesliydi hayata Ve erken öğrendi uçmayı . Çok uzun mesafeler katetti , Kanatları yorgun düştü . Yol boyunca neler gördü neler ... Acımasız yırtıcılar , Yürekleri taşlaşmış , Aşkı anlamayan ,bencil insanlar ... Her şeye rağmen , martı cesurdu . Denizinden hiç vazgeçmedi . Deniz aşktı , yüreğiydi onun . Yüreği , deniz kadardı . Sevince ,daha az sevmezdi ondan. Yabancıyla karsılaştı bir gün . Bir limanda rastladı ona . Sözleri ,hep yalandı . Martı olduğunu unutturdu , Bir pervane oldu aşkına . Yaklaştıkça yaktı canını , Kanatlarını kesip , gözünü bağladı , Beyaz tüylerini , zifte buladı . Hiç sesi çıkmadı martının , sustu hep . Yabancı , sıkıldı oyuncağından bir gün , Martıyı , kıyıya fırlattı attı . Çok kırgındı martı . Denize mahcup mahcup baktı . Artık eskisi gibi uçamazdı , İç çekerek hep uzaktan izledi . Korkuyordu uçmaya , Arada uçsa da ,ürkekti , Konuyordu hemen bir taşa . Artık yabancıları uzaktan izledi . Sonra denize her baktığında ,yüreği çarptı . Deniz nefesiydi ,hayatıydı,canıydı Onunla can bulmuştu dirilmişti Çarpan dalgalara rağmen ,dimdikti hayata . Yorgun düşen yüreği ,maviliğinde dinlendi , Ama çaresiz ,yarası vardı martının , Yabancılara kırgın ,denize mahcuptu . Acı içindeydi yüreği . Sığındığı kayalıklarda hep tünedi . İç çekerek uzaktan izledi denizi . yüreği çarparak üzerinde Uçtuğu günleri andı ... Gönül Bağ |