...BUNLAR HİKAYE...sensizlik şimdi çok yorgun an be an taşıyorum yanımda her soluğumda bir kayayı daha ekliyorum sırtına daha fazla yanmasın diye karşı kıyılar sensizliği yastık altlarına saklamaya çalışıyorum ya anasına bağımlı çocuklar gibi eteğime yapışıyor ya da ben asılıyorum yakasına tüm günahların acısıyla zincir uzuyor yine sabah oluyor yine gece unutup sakinliği gökte cingar kopuyor zaman da çağa ayak uydurmuş adeta uçuyor gel gör ki acısı kıvamında sensizlik bir türlü yerini terk etmiyor ve yılmadan umut tohumları ekiyorum kıyıya köşeye belkilerle yaşlarımı tuzundan arındırıp sabırla suluyorum umutlarımı en çok da hayallerimin başı dik öyle ki gözlerin sensizlikten çıkan yaralı tenimi sarmalarken çöl susuzluğunda kalan yüreğimi vahaya çevirmek için avuçlarımı dayayıp dudaklarına sözlerini kana kana içer oluşuma yeşil umutlarımdaki eflatun vuslatlar şahitlik ediyor umut bu ya her gece yavaşça sıyırıyorum perdelerimi heyhat gökyüzü yine niye zifiri yıldızların sırtı dönük ay bağımlı da dünyaya ışığı halsiz ve sönük yakıyor penceremdeki aksimi beni yok sayışları ama ben silmedim ki yakamozları aymazında mısın çaresizliğimin kanımın sesi içimin nefesi gecenin matemi günümün neşesi özleme satmış yerini sana susuzluk dilimdeyken bir adın kaldı ellerime ve anlatamıyorum kimselere diyecekleri şu "bunlar hikaye" inanılmazımsın gel artık dinsin sızım... ASLI DEMİREL... |
ay bağımlı da dünyaya
ışığı halsiz ve sönük...