Çiziyorum
Yine oturdum masa başına
Saat dokuz, on civarında Sağımda bir fincan kahve Anamın dantelli perdeler arasında Başladım çizmeye; Bugün de şeklinde „ev” çizmek geldi İçimden Oturdum mor sümbüllü koltuğuma, Cetvelim elimde Ve ben Çiziyorum... Cetvel mi kırık, elim mi titrek anlamadım Çizgiler, daireler istediğim gibi olmadı Çizgim yamuk, dairem eksik „Yenisini getir, oğlum!” dediğimde Üç yaşında ki yavrumun cetveli ile Başladım tekrar çizmeye. Meğer „cetveldeymiş” hikmet Düzgün oluverdi kareler, daireler Dikdörtgenin içindeki direkler Kilerden başladım çizimime Camını, beton yerini Tuğla taşlı duvarını Hiç bir çatlak yok Tam çizmek istediğim gibi İçinde yaşamak istediğim gibi Tek kat olsun dedim Fazla süse gerek yok Kolay olur toparlaması Birde bol laleli bahçesi Çizdikçe çiziyorum Camını, dantelli perdesini Toprak renkli duvarını Bir de etrafı koyu çerçevesini Ahşaptan olsun Can versin eve Temizlerken bile İçimi açsın Cam üstündeki menekşeler Nergisler ve sümbüller Çatısına gelince Eski zaman usulü Damı düz, asma dal direkleri Tıpkı çocukluğumdaki gibi Çizerken çatladı duvar Kırıldı camlar Karıştı boyalar Kiler dahalan sağlam Dahalan dikine ışıklı duvar Camları değiştirip Duvarı sıvarız Çatısındaki asma dalları uçsa bile Biz toprağına yenisini diker Yapraklarını salarız Yeter ki temeli sağlam kalsın Yeter ki direkleri kırılmasın... |