Al götür...Götür beni ey yüreğim ey umudum Bu renksiz penceremden al götür Götürde istersen ömrümü bitir Başkaldırıya dönüştü tüm arzular Geceler birleşti güneşe karşı Kayda değer ne kaldı Ne kaldı yitmişlikten başka Sürgün yerine donüştü bu pencere Bakıyorum hep aynı yere Umut vermez oldu bu günler Toprağa sığmıyor ölüler. Düşündüğü yok kimsenin artık Yalnızlığın kovuklarında uykusuz Karanlık ve buruk zamanlara akar agumuz ve ışıtan kutsal bir hâle Kaba soytarıların nefli yağları Ve bütün topluluklar bataklığı Dışardaydı yinede kafaları. Al götür, yüreğim amaçlarıma Eksikleri çiziyor tuaflıklar Bak nasıl dönüyor alınlarında belirtiler Ve orada kalmışlar Ve orada ayrılmışlar Eriyor damla damla içliyor Aynalarda yalnızlıkları işliyor Her bakış daha çok ağlatıyor Her bakış öncekini aratıyor. Al götür yüreğim eksikliğime Sezgilerim yalvarıyor uçmuş sezgilerim Çekiyorda çekiyor yenilgilerim Aklımla celişirken bedenim Gidenler gitti Gitti gidenler Sevdiklerine. Bir duvar var aramızda kara duvar Ellerim kanıyor ellerimin kalıntısıyla kurtar beni diyen ses benim sezgim karanlık düşlerin dibinde Yaşam boğacak belkide. Al götür yüreğim utkularıma Al götür artık tutkularıma.. Mustafa Yaman 15 mayıs 2020 |
Kutlarım sizi. Yüreğinize gönlünüze sağlık.
Selâmlar.