AH ANNEM
......................................................
.................A h....A n n e(m) ................ . Durmuyor içimdeki ağlayan o çocuk,âh Anne! Ne olursun, söyle ona; sen bulursun bahane. Yeni doğdum,ne bileyim; ne olursun bir çare! Hep ağlıyor içimdeki o çocuğum; ah Anne! .. Ben şefkatin elde avuç,her bir dâim var saydım; Ah Annemsin,no’lur okşa; ancak gördü bebeğin! Gönlüm bir çöl,ruhum kurak; unutmuştum Rahmânı, Yedim aklı,gene açım; doyur beni ah Anne! .. Gökyüzünün yanlız gezen kuşlarına dalmıştım... İçim nadâs,ufkum pek dar; çok karanlık ah Annem! Batmış gönle,hiçte doğmaz; ben hasretim güneşe; No’lur indir,ben uçmadan ne anlarım ah Anne? .. . Yollar yokuş,sensin vâdim; geldim bitmez cihânım! Ağıt sende,öpte kokla; çok özledim ah Anne! Garîp başım,geldi yaşım; gene sana muhtâcım! Sensin gizem,içten seven; çok büyüksün ah Annem! .. Tenezzül et, sana muhtaç; pek mecalsiz her yanım, Ben kıymetin çaptan düştüm,kızma; yeni anladım. Hep severdin,tekrar geri; döndü sana evlâdın, Tüm yanlızım,no’lur anla; bir sen kaldın ah Annem! .. . Gürle bana, ben anlamam kibarlıktan ah Annem! Bakar durur akasıca,iki gözüm; ben buyum! .. -Vay başıma! -Geçti Güneş! -Kavurmuşum fidanın; Çığlar düştü,tüm nefessiz; kaldım medet ah Annem! .. Muhabbetin değer cana,nerem mâsum; kıy bana! Sıkma kendin,kırma dalın; kehribarım ağlama! Bin nasihat bu musibet,ömrüm vardı hazâna; Sensin merhem,yaram derin; bağrım yanar ah Anne! .. Yüce dağım; dertli başım! -Ben mi sana evladım? Vadem gelir bugün yarın; nerde sıram savmışım? -Kara haber! ..-Söyle bana; ne olursa râzıyım! .. Elbet hakkın,gülmez yüzün; çok mu kızdın ah Annem? .. Şu gözümü açtım tek sen, vardın gene karşımda; Hani nerde,şimdi doğan; misler kokan o bebe? Aldı beni,sildi attı; ’Dünya’ denen hergele, Bir sen varsın,no’lur yıka; koktum geldim ah Anne! .. . Geldin demek,sende yürek; gene geçtin karşıma, Duâ ettin,bildi içim; geç mi vardım farkına? .. Çok ağladım,bitti ömrüm; beni de al yanına, -Ah Annemsin,kalkta sarıl; niye girdin mezara? .. .....................Mâhzun-i Vebâl bi Ga’rip Er’can |