SUSKUN SEVGİLİYE
Suskun
Konuşmaz Dil de küskünlüğün yorgunluğu Uykumu pışpışlamış Düşler mi yoğurmuş Sabahın koynuna Suskunluğu sunmuş Dumanı üstünde Kokusu miski amber Ne yenir Ne içilir Daldırır düşlere Suskunluğun harfleri Mors alfabesine takla attırır Çözemezsin urgan dolanır dolanır boynuma can verdim vereceğim Ve düşer Söz İntiharların eşiğindeki Çığlığa Sessiz çığlığa Sözde boyunsuz dolanır Asılır urgana Suskunluk oturdu soframa Konuşlana konuşlana Çay soğudu acı demi boğazımda Peynir üşüdü torak bir tuz edasında Zeytin ona hiç dokunamadım Sustuğun gözlerle baktı bana Domatesler sularını salmış içli içli ağlıyor Salatalıklar infazlarından sonra sıraya dizilmiş meftalar gibi Ekmeğimiz bölünmüş aramızda ki mesafeleri daha bir netleştiren objektif gibi Sofram da cinayet var Dokunamadım Tütün bas dedim yaralarına Tütüne b/astım kendimi Şimdi duman duman Tütünle suskunluğa Sessizliğe Bir sayfa çevirdim Adına da gün Ömür Kader Dedim dedim durdum Suskun sevgiliye SİBEL KARAGÖZ |