ne ilginç dimi?
ne ilginç dimi,
seninle biz aynı şehirdeyiz ama aramızdan bir kıta geçiyor. geçsin mühim değil... ve biz yakınlaştıkça, uzaklaşıyoruz birbirimizden... ne ilginç dimi? kafeler, barlar, meyhaneler kapalı... açık olan bir marketler, bir de tekeller. 65 yaş üstü için; sokağa çıkma yasağı var. ama korkacak bir şey yok. dışarıdan kimse anlamıyor yüreklerimizin yaşını... ne ilginç dimi? havalar, bu günlerde çok güzel üstelik güneş de bir farklı batıyor... bilmiyorsun ama henüz karantinaya alınmadı yüreğim, ve hala sana şiir yazmakla geçiyor sancılı, uzun günlerim... ne ilginç dimi? sana kaç şiir yazdım, sayısını allah bilir... ancak, hiçbirini okuyamadım... bu “içimde kanayan bir yaradır” o halde sana şiir yazmakta birdir, okumakta... ne ilginç dimi? insanları bağlayan, sevgi değilmiş... sevgi bir sebepmiş, kimse bir sebep için kalmaz, ve kimsede bir sebeple gitmezmiş... bir şeyler hep birikirmiş... ne ilginç dimi? gitmek için onca sebebim vardı, ama sen bu şehirdesin, ve sırf sen bu şehirdesin diye bu şehir, bu deniz, bu gün batımı güzel tek sebep bu iken, ben kaldım. ne ilginç dimi? sen varsın diye var bu şiir ve sen bu şiirden, benden, bir yaz günü kadar sıcak, bir yaz günü kadar sevilen, şu yüreğimden habersiz bir ağacın gölgesinde, kitap okuyorsun... ne ilginç dimi? o ağacı ben ektim, o kitabı ben yazdım, sırf sen o toprağa oturacaksın diye, etrafını çimlendirdim. ve o ağaç senin için büyüdü, o kitap sana yazıldı, o çimler senin için çıktı. asıl ilginç olan ne biliyor musun ben ve benimle beraber tüm doğa, sırf senin için çalıştık. ve senin hiç haberin olmadı. |