AVRUPA (11)
Türk dostlarım bakın,
kızmayın-alınmatyın sakın; Aynı kıtada yaşıyorsak vede aynı Yaratan’ın kuluysak, aynı hastalığa bulaşsak bile, şaşıyorum halinize! Ülkenizde hastahane az denecek kadar yok, Cami ve din Vakfı ise çok-mu-çok. Doktor-hastabakıcı-hemşire yerine, hoca-hafız-imam-tarikat-medrese... Bu ne biçim iş? Biride "Salgında ölmek şehitliktir!" demiş.(*) Yapacaksan zarar yap kendine, bizim başımızıda yakmak niye? Diyelimki sen bu virüse bağışıksın, yada "başka" olmaya alışıksın. Ama sen benim sınırıma yapışıksın! Nasıl 1 metre 20 santimetre uzak olayım senle? Tabi ki bir gün bu salgın bitecek, harıl-harıl araştırıyoruz ilacı. Ama aylarca-yıllarca sürecek ardında bırakacağı ekonomik ve sösyal acı. Sınırımsın-komşumsun, niçin böyle hırçınsın? İşe yaramadı bak; Halifet, İslam Ordusu ve Cihat! Bilim, insanlık, eşitlik, karşılıklı anlayış-hoşgörü-kardeşlik ve uygar olmak yerine; "Ben başkayım!" demek niye? (*) 15.03.2020 günü Risale Haber’de ve Akit gazetesinde Kuran’dan Sure gösterilerek; "Salgın hastalık kafirler için ceza, müminler için şehitliktir." açıklaması yayınlandı. |