UMUT
UMUT
Kanat bileğini o kör bıçak ucuyla kan çıkmaz Pası çözülür kınında bıraktığı kanıyla yapayalnız kalmış eşkiyanın kiri akar geceden sahtiyanın bir uçurtma gökyüzünde daha yüksekte uçmaya başlar martılardan su sebildir serçeler tok ve su sebil dön yüzünü yağmura doyur toprağı filizlensin aşk alacaklı mavi bulut altındaki akasyaya salıncak kursun çocuklar demlensin dalgalar dinlensin sahillerinde küçük kasabaların orta halli insanları hüzün sadece cepte taşınılan bir paket efkâr gibi dursun gökyüzünden ve ertesi günden düşsün yaprak mevsim güne dönsün ve hayal etmek yetsin artık kâbuslardan uyanıp günü yaşamaya deniz durulsun... çocuk düşü kâğıt gemilerle çıkalım okyanuslara Utansın aşk Yalnızlık gülümsesin ilk defa Yalnız olmadığını anlasın ve sarılsın bir ulu bir çınara Doğaçlama bir şiir boy versin sonra Tam da öldüğümüz yerden Bir utku Bir şarkı Bir küheylân gibi cesur alevleriyle ısıtsın kış Çağlayanların sesiyle büyüyen Bir güz yaprağında saklı aklanmış mutluluk Paylaştırsın kendini yokluğa... Unutma/yasın bitecek Yasın... Yazasın gelecek yine... Düşeyatasın Düş yazasın Düşe yatasın Tüm uzaklıkların ötesinde gelecek Gelecek bir adım ötesi Bir susuşun mırıldanması Sezgisi tüm acılar bitecek inancı duyuşu bir çocuğun, bir çocuk gülüşünü 17 Ağustos 2011..Gülgün Aydın A. |