gelip geçenleri seyreden deniz boştu
asuman ayrı havada
düşünü getirdi kıyıya ,düşkün adam
düşünden boşluğa düşerken
düşmeye meyilli kadın
bir sandal geldi sonra ,
lale devrinden
bir yanı gözyaşı rengi
diğeri simsiyah
sonra...
fetretten sandal ağacı iki kürek

su yoktu...
bin dereden su getirdi
gitmemiş gibi yapan kadın
birlikte boşa kürek çektiler
gidecekmiş gibi yapan adamla
ay kısa heceliydi
derin batık kokusu
aynı denize dökülen gölgeler ayrı
yarın kapış kapış

yüzünü düşürdü kerelerce kadın
utangaç pembesine
gitti sonra
sandal da gitti
sandal ağacından iki kürek de
sonra da
zoruma mı gidiyorlar diye
düşündü adam
kılçıklarını sıyırırken,
kuru kalabalık
kaçamak baktı içine
kendine dönerken yorgunluğu
şiire gömdü sonra,
aklına gelen ilk sözcüğü
hiç seni seviyorum demedi



suadiyemartikibinyirmi
Demir Mutlugil