TUT BENİ EY ORUÇ; KAVRA, İYİCE TUT…
…Senai Demirci’ye sevgiyle…
Masmavi bir göğün şafağında dalarken yemyeşil düşlere Kalemin zehirli kanı damlar bembeyaz sayfalara Bulutlar kusar acıların haram meyvesini Şakiler tutar yolların nurlu kavşağını Gözlerimin kan çanaklarında yüzer sülükler Sen yetişirsin ufukları kuşatan ve kucaklayan ramazan Sen derman olursun katmerleşen yürek yarama Panzehirim, azgın fırtınalarıma şefkatli liman… Tut beni ey oruç; tut ki uçurumlarda hakikatin eteğine yapışayım Yalanların kızgın ateşinde akışkan berrak suyum ol… Çığlıkların tahtında suskunluklarımın sesi ol Ensemde hissettiğim korkuların nefesi dağılsın enginliklere Tutsun elimden nur yüzlü bir derviş, çekip alsın Yusuf’un kuyusundan Yalan denizlerinde karaya vurmasın hakikat gemisi… Tut beni ey oruç; tut ki ateş köprülerinden tamuya düşmesin tenim… Ruhum sıkışıp kalmasın maddenin kasvet cenderesinde İmanın saydamlığında aksın ilahi nazarlar yüreklere Mumdan gemilerim yol alsın uçsuz bucaksız ateş denizlerinde Yağmurlar taşısın rahmetini gönül tarlamızda sararan başaklara Çöz şeytanın kirli saçlarına dolanan kırılgan benliğimi Tut beni ey oruç; tut ki asrın gayya çukurlarının şer havzına düşmekten kurtulayım Eksilen yanlarımı senin rahmet ve bereketinle çoğaltayım Nefsimin yularını eline al, karanlık gözlerine sok şahadet parmağını… Aynaların derinliğinde bırak mazimin uslanmaz gölgesini Ruhumdaki tortuları, süveydadaki karaltıları sele ver… Çıkar, şefaat kapısının ardında bırak ruhumun kirlenen elbisesini Tut beni ey oruç; tut ki düşerken tutunabileyim minarelerin nurdan gölgesine Bir çocuğun bakışlarının saflığında bırakayım rahmani düşlerimi Gözyaşımın sağanağında yıkansın zamanın kirli pabuçları Yıldızdan avizenle gider kalp göğümün karanlığını Yürek dağlarımda biriken karları dağıtsın rahmet rüzgârın Düşürme aklarımı, varlığın bereketinde ikmal et yoklarımı… Tut beni ey oruç; tut ki kaynayan ateş denizlerine düşüp de yanmamayım Solmasın baharı müjdeleyen güllerim hazan bahçelerinde Ebedi uykuma dalayım mahyaların şefkatli aydınlığında Zihnimdeki keşmekeşler, vahyin duruluğunda çözülsün Mızrap vursun, gönül sazımın tellerinde aşka gelsin kelimeler İmanım tazelensin isyan çamurlarının uzağında… Tut beni ey oruç; fitnecinin diline, zalimin eline düşerken tut… Hilalin gölgesinde emzir ruhumu, düşlerin döşeğinde uyut… M. Nihat MALKOÇ |