Hilafet Aşkı...
.
Uygarlık hülyası hepten nafile, Milletin kafası o kadar boş ki... Kurtuluş görünür aciz cahile, Saltanat katkılı hilafet aşkı... . Kula kulluk hazzı kazınmış beyne, Bilinmez sorumlu, özgür birey ne... “Cennet” havasıyla oynada, oyna, Duymadan bir zerre şüphe ve kuşku... . Mürşitlik gaipten verilen paye, Mucize, keramet kutlu sermaye... Bin yıllık dogmayı besler her gaye, "Din" satışı öyle kârlı bir iş ki... . Hür vicdana mürtet mührünü basıp, Dert “kader” yapılır, fakirlik “nasip”... Bir de üstten-baştan, boğazdan kısıp, Yaşatır garipler sarayı, köşkü... . Akıl-mantık vardı hani bu dinde, Düşünmek sevaptı, Rabbin indinde... Olmazsa irade kulun kendinde, Şirk, riya yeşertir bütün şevk, coşku.... . Fikir katarında paslı her aksam, Sabaha ermiyor bir türlü akşam... Ne zaman Ülkemin haline baksam, Aldığım o kadar soğuk bir duş ki... . Ata’nın izinde yaşarken çağı... Uygarlık dökerken bilimin bağı... Örttü üstümüzü hurafe çığı, Bağnazlık öylesi kara bir kış ki... . Kardeşim gerçeğe bakıp da laf et, Neylesin bin parça “dine” hilafet... Olsa da bilene sinsi bir afet, Beleş cennet öyle tatlı bir düş ki... . Veli BOSTANCI (Ankara, 2020) |
Kutlar, selamlarımı sunarım.